Kureyş Baba’nın Hikayesi

Kureyş Baba’nın Hikayesi (Kureyşan)
evlatlarındandır. Miladi 1200 yıllarından önce baba ocağı olan Gaziantep’ten ayrılarak Tunceli’nin Mazgirt Kureyş Baba ilçesi yakınlarındaki Perisuyu Vadisi’ndeki Çelekas köyüne gelir ve oraya yerleşir. Sonra, Perisuyu Vadisi’nde başak bir düzlükte bulunan tarlanın. içindeki bir kayayı oyarak bir kişinin kalabileceği ve ibadet yapabileceği bir yer hazırlar. Kışın zemheri ayında buraya giderek 40 gün hiçbir şey yemeden ve içmeden ibadet yapıp çile doldurur. Çelekeş Köyü’ndeki bu mübarek mekan önceleri yöre halkı tarafından ziyaret edilmekteydi. Lâkin, çile mekanının Keban Barajı’nın yapılmasının akabinde baraj gölünün içinde kalmasıyla mekanın taşları yöre halkı tarafından baraj sularının ulaşamayacağı yüksek bir tepeye yerleştirilmiştir. Günümüzde bu taşlar yöre halkı tarafından ziyaret edilmektedir. Seyyid Mahmud-i Kebir, gösterdiği kerametleri sayesinde yöre halkı tarafından çok sayılıp sevilir. Bunun içindir ki kendisine babasının adı olan “Kureyş Baba” lakabıyla anılır. Tunceli, Erzincan, Erzurum, Elazığ, Muş, Bingöl, Gaziantep, Adıyaman, Balıkesir, Konya … şehirleri ve yurdun geri kalan kesimlerinde Seyyid Mahmud-i Kebir’in torunları babasının adı olan Kureyşanlılar olarak anılırlar.
Kureyş Baba’nın Hikayesi
Malesuada pellentesque elit eget gravida cum sociis natoque penatibus. In hac habitasse platea dictumst quisque sagittis purus sit amet. Mattis nunc sed blandit libero volutpat sed cras ornare arcu. Sapien faucibus et molestie ac feugiat sed lectus vestibulum. Imperdiet massa tincidunt nunc pulvinar sapien et ligula ullamcorper malesuada. Neque egestas congue quisque egestas diam in arcu cursus. Diam sollicitudin tempor id eu nisl nunc mi ipsum. Commodo viverra maecenas accumsan lacus vel facilisis. Vulputate dignissim suspendisse in est ante. Tellus at urna condimentum mattis pellentesque. Ac feugiat sed lectus vestibulum matti.